Merhaba! Yılbaşına sayılı günler kala sizlere geçen ay Watsons'ın online sitesinden indirimde aldığım, Makeup Revolution'a ait bu güzel aydınlatıcıdan bahsedeceğim.
Markanın ülkemize gelmesi gerçekten iyi oldu, yaklaşık 2 yıl önce bir Instagram hesabı yurtdışından ürünlerini temin ederken kendime bir allık almıştım. Ama diğer ürünleri oldukça pahalıya getirdiğinden deneme şansım olmamıştı. Artık herkesin ulaşabilmesi sevindirici çünkü ürünlerini başarılı buluyorum, hele ki farların pigmentasyonları fiyatına göre çok çok başarılı. Neyse gelelim bu likit 'unicorn' aydınlatıcısına.
Merhaba! Çocukluğumdan beri öyle ya da böyle illa ki bir ürününü kullanmaya devam ettiğim Nivea'nın son dönemde çıkan bu 'oil in lotion' yani yağ içeren losyonlarından vanilya&badem olan çeşidini çok çok severek kullandım, biter bitmez de sizlerle paylaşmak istedim.
Vücut kremleri, losyonları alırken mümkün olduğunca büyük boy alıyorum çünkü kuru cildime günlük nemlendirici gerekiyor ve bol bol sürmeyi seviyorum. 400 ml'lik boyuyla, pratik ambalajındaki bu vücut losyonu da son 2 aydır en sevdiklerimden oldu.
Merhaba! Yaz aylarında diğer zamanlara göre daha çok yıpranan saçlarıma kışın mümkün olduğunca onarım odaklı ürünler uyguluyorum. Benim gibi saç rengini sık sık değiştirmeyi sevenler, sürekli saçıyla oynayanlar bunun bir dezavantajı olduğunu da bilirler =)
Böyle zamanlarda zararlı kimyasallar içermeyen etkili ürünler kullanmak saçta gerçekten daha hızlı fark yaratıyor. Organique'in bu şampuanı da parlaklığını yitirmiş, mat, kuru ve işlem görüp yıpranmış saçlara sağlık kazandırmaya yardımcı bir şampuan.
Bu benim kullandığım ilk organik, temiz içerikli makyaj temizleme suyu. Gerçekten cildimi makyajdan arındırırken aynı zamanda tonik gibi bakım yaptığını da hissettiğim için diğer misel sulardan farklı olduğunu düşünüyorum.
Çoğu şeyde olduğu gibi organik ağız bakım ürünlerinde de her seferinde farklı şeyler denemeyi seviyorum. Bu kez diş macunumu alırken yanında diş fırçamı hijyenik tutmak adına çok merak ettiğim Steriball'u da attım sepete.
Besinlerin kullanım ömrünü nasıl uzatabileceğinizi biliyor musunuz? Peki ya onları ne kadar uzun bir süre boyunca saklayabileceğinizi? Eğer siz de benim gibiyseniz, birkaç temel gıda dışındaki hiçbir besin için net bir fikriniz olmadığına eminim. En basitinden, sizce elma ne kadar bir süre saklanabilir? Lezzetini, sertliğini ve tazeliğini yitirmemesi için ne yapmak gerekir? Oturup her besin maddesi için internette araştırma yapmanıza gerek yok: http://saklamarehberi.com, tüm bu bilgilere tek bir kaynaktan ulaşmanızı sağlıyor.
Merhaba! Yazmakta çok geciktiğim bir ürünle karşınızdayım. Yaklaşık iki yıl önce Farmasi danışmanı olduğumda ilk siparişime dahil ettiğim ürünlerden biri bu CC kremdi.
Aslında BB kremle beraber almıştım ancak onun açık rengi bana koyu geldiğinden CC ile yola devam ettim, iyi ki de etmişim, Missha'dan sonra en sevdiğim BB/CC krem markası Farmasi oldu.
Herkese merhaba =) Peeling çoğumuzun cilt bakımında kullandığı bir aşama. Cildimize uygun peeling bulmak da biraz özen isteyen bir şey. Ben de cildime uygun olan yeni şeyleri denemeyi seviyorum.
Daha önce Yves Rocher'in kayısılı peelingini birkaç kez alıp beğenerek kullanmıştım, onun da yazısını buradan okuyabilirsiniz. Ancak bu kez farklı bir şey denemek adına tercihimi Thalia'dan yana kullandım.
Merhaba! Geçtiğimiz hafta Instagram hesabımdan paylaştığım Ayışığı Organik alışverişimi blogumda yazmaya ancak fırsatım oluyor.
Bu alışverişimi sizlerle özellikle paylaşmak istedim çünkü bir çok anlamda faydalı ve temiz içerikli ürünleri benim kadar seviyorsanız ilginizi çekecektir.
Herkese yeniden merhaba! Bu yazımda kış aylarında çokça elimin gittiği The Body Shop'un argan yağlı bu serisindeki vücut kreminden bahsetmek istedim.
Yüzüm karma ancak vücudum oldukça kuru. Hele ki soğuklar azıcık kendini gösterdiğinde pul pul oluyor her yanım. Bu yüzden vıcık vıcık hissettirmeden cildimi neme doyuran kremleri tercih ediyorum.
Bu yazımda ülkemize gelir gelmez makyaj meraklıları olarak saldırdığımız ürünlerden biri olan Maybelline'in bu kapatıcısından bahsedeceğim.
İlk çıktığında bize de gelmesi için merakla beklenilen bir üründü zira yabancı bloggerlar ve Youtuberlar arasında hayli popülerdi. Gelir gelmez alanlar da oldu biraz yorumlanmasını bekleyenler de. Ben ikinci gruptan oldum, hakkında okuduğum şeyler çoğunlukla pozitif olunca almaya karar verdim.
Merhaba! Uzun zamandır vakit ayıramadığım tırnak bakım rutinimi bu haftasonu gerçekleştirebilmenin verdiği mutlulukla favori tırnak bakım ürünlerimden biri olan Kalyon'un bu cilasını da yorumlamadan geçmek istemedim.
Bir ürünün gerçekten faydasını gördüğüm zaman kolay kolay alternatifini aramam. Bu cilayı da sanırım nereden baksam en az 10 kez satın almışımdır. Gerek uygun fiyatı gerekse işe yaraması bakımından hep tercih ettiğim bir ürün. Bir keresinde bu cila stokta kalmadığı için yerine NK Garlic Treatment adlı cilayı almak zorunda kalmıştım, neyse ki ondan da oldukça memnun kaldım. Artık hangisi önüme gelirse onu alıyorum ama Kalyon bir tık daha uzun süreli etki ediyormuş gibime geliyor.
Herkese mutlu haftasonları! Son bir yıldır, ortodonti tedavim dolayısı ile ağız ve diş sağlığıma eskisinden daha çok özen göstermek zorunda olduğum için gün içinde çok sık diş fırçalamam gerekiyor. Bu yüzden diş macunu tüketimim oldukça arttı.
Diş doktorum da bu süreçte mümkün olduğunca daha az kimyasal içeren diş macunları tercih etmemi söyledi çünkü diş etlerinden kullandığımız ağız bakım ürünlerindeki kimyasalları büyük oranda vücudumuza aldığımızı öğrendim.
Merhaba! En son yaptığım organik kozmetik alışverişimden bu yana epeyce dibini gördüğüm, severek kullandığım tamamen vegan ürün olan Lavera'nın bu organik pudrasından bahsedeceğim sizlere.
İçeriği temiz ürünleri kullanırken insanın içi ayrı bir rahat ediyor, ayrıca pudra konusunda diğer kozmetik ürünlere göre daha hassasım çünkü bazı pudralara cildim tepki gösteriyor, kızarıp kaşınıyor. Bu yüzden bir de organik pudra deneyimim olsun istedim, iyi ki de almışım.
Merhaba! Yaz boyunca çok severek kullandığım Rossmann'larda satılan Rival de Loop markasına ait bu pudrayı sizlerle paylaşmanın zamanı geldi de geçiyor bile.
Kozmetik sektörünün son buluşlarından biri olan 'bana powder' lar, yani muzlu ya da muz kokulu pudralar oldukça gündemde. Ucuzdan pahalıya farklı markalarda bu ürünleri bulmak mümkün. Ben RDL standında bu pudrayı gördüğümde açıkçası üzerinde Banana Powder yazmasına rağmen gerçekten muzlu bir şey beklemiyordum, satış politikasıdır diye düşünmüştüm. Yine de merakıma yenilip denemekten ne zarar gelir dedim =) Sanıyorum ki sınırlı üretim bir pudraydı ancak standlarda tekrar görmek mümkün olabilir.
Merhaba =) Yaklaşık 1 yıldır eyeliner kullanmaya üşendiğimden hiç yenisini almamıştım. Yıllardır The Balm'ın eyelinerından başka bir şey kullanmadığımdan yeni bir şeyler denemek istedim. Aslında cruelty-free bir jel eyeliner arıyordum fakat fiyatlar çok uçuk olunca mecburen buna yöneldim.
Bu benim ilk jel eyelinerım. Genelde hep ince fırça ya da keçe uçlu olanları kullanırdım ama uzunca bir süre eyeliner sürmeyince biraz hamlamışım ve sürümü kolay bir şey olsun istedim.
Uzun zamandır maskara yazısı yazmadığımı farkettim ve başlangıcı Yves Rocher'nin bu maskarası ile yapmak istedim. 'Vertige' serisinin şimdilik iki çeşidi var; biri bu yok gibi fırçaya sahip olanı, diğeri de daha kalın fırçalı kıvırma etkili olanı. Alırken karıştırmamak gerek çünkü ambalajları çok benziyor.
İlk çıktığında tanıtım fiyatına almıştım, birkaç aydır ara ara kullanıyorum ve artık fikirlerim oturdu.
Merhaba! Masaj sevmeyen var mı? Sanırım yoktur, hele ki işin içinde aromatik yağlar da varsa keyfini yaşayan bilir =)
Vücudum yüzümün aksine kuru olduğundan günlük bakım rutinimde nemlendirici kremler veya yağlar büyük önem taşıyor. Bu kadar sık kullandığım ürünlerin de temiz içerikli olmasına dikkat ediyorum. Thalia bu konuda güvendiğim, uygun fiyatlı yerli markalardan biri. Şimdiye kadar kullandığım her ürününden memnun kaldım, bu organik içerikli masaj yağı da bittikçe aldıklarımdan oldu.
Herkese merhaba =) Bu yazımda sizlere uzun yıllardır her mevsim severek kullandığım Vaselin'in bu vücut kreminden bahsetmek istedim.
Yüzümün aksine vücudum oldukca kuru, bu yüzden günlük nemlendirme ihtiyacı duyuyorum. Vücut kremi alırken olabildiğince büyük boy almak benim için avantajlı oluyor. Marketlerde her türlü kişisel bakım ürünü satan yerde kolaylıkla bulunması benim için bir artı.
Derin dondurucuların faydalarını anlatarak zamanınızı almayacağım, uzun süreli gıda depolama için başka bir seçeneğin olmadığını zaten biliyorsunuzdur. Henüz bilmiyorsanız da, bu yılki Kurban Bayramı’nda öğreneceksiniz zira etleriniz buzdolabı içerisinde en fazla bir hafta dayanacak! Yani ister et, isterse de diğer gıdalar için uzun süreli depolama yapmak istiyorsanız, bir derin dondurucu kullanmanız gerekiyor. Bu bakımdan iki seçeneğiniz var: yatay ve dikey derin dondurucu modelleri. Yatay olanlar bir sandığı andırıyor ve kapakları üst kısımda yer alıyor. Dikey olanlar ise aynı bir buzdolabı gibi: Kapakları ön kısımlarında bulunuyor ve (isminden de tahmin edebileceğiniz gibi) dik şekilde kullanılıyorlar. Ben, tercihimi dikey derin dondurucu modellerinden, hatta daha net söyleyecek olursak, UED 5170 DTK A++ modelinden yana kullandım.
Neden derseniz, her şeyden önce Uğur Soğutma markası güven veriyor. 60 yılı aşkın bir süredir derin dondurucu üretiyorlar ve bu nedenle benzersiz bir uzmanlıkları bulunuyor. Unutmayın, bu cihazları on yıllar boyunca kullanmak için alıyorsunuz ve he sağlamlıkları, hem de servis ağlarının yaygınlığı önem taşıyor. Uğur Soğutma, her iki bakımdan da beklentilerimi fazlasıyla karşılıyor. Gelelim tasarıma: UED 5170 DTK A++, dikey bir derin dondurucu modeli. Ben bu tasarımı seviyorum zira kullanması daha pratik geliyor: Aynı bir buzdolabı gibi rahatça kullanabiliyor, hatta buzdolabının yanına koyarak uyumlu ve estetik bir görünüm elde edebiliyorsunuz (ben öyle yaptım, tavsiye ederim).
UED 5170 DTK A++ yalnızca 46 kilo, yani kimseyi çağırmama gerek kalmadan bir köşeden diğerine kolayca taşıyabiliyorum. İç hacmi 170 litre, sadece benim değil, komşularımın gıdalarını bile depolamaya yetiyor! A ++ enerji sınıfında olduğu için, neredeyse hiç elektrik harcamıyor. En sevdiğim özelliği de, elektrik kesintilerinde bile içindekileri 15 saat boyunca korumaya devam edebilmesi oldu. Sık sık kesinti yaşanan bir yerde oturuyorsanız, emin olun bu özellik çok işinize yarayacak. Satın almak için https://satis.ugur.com.tr/item/ued-5170-dtk-a/100028 adresini kullanmanızı tavsiye ederim, peşin fiyatına 12 taksit yaptırarak kredi kartınızla alabiliyorsunuz. Geniş iç hacimli, dayanıklı, pratik ve uygun fiyatlı bir derin dondurucu arıyorsanız, UED 5170 DTK A++ modelini gönül rahatlığı ile tavsiye ediyorum.
Merhaba =) Caudalie genel olarak çok sevdiğim ve çok memnun kaldığım markalardan biri. Bugüne kadar hangi ürününü kullandıysam beni yanıltmadı. Tabi bunda cildimi iyi tanıyıp ona uygun ürün seçmemin de etkisi büyük.
Hayvan deneyleri yapmayan, doğaya saygılı, tüketirken bir yandan da üreten ve ürünlerinin temel bileşeni olan üzümden gelen güzelliği bizlerle buluşturan bir marka Caudalie. Bu yazımda da markanın yazmakta hayli geciktiğim gece bakım konsantresinden bahsedeceğim.
Herkese merhaba =) Yaz nasıl geçiyor? Umarım dilediğiniz gibi gönlünüzce geçiyordur. Bu yazımda bir önceki yaz keşfettiğim ve ürünlerine bayıldığım bir Instagram sayfası olan Laricca Design'dan yeniden bahsetmek istedim.
Geçen yıl aldığım kolyemi hala çok severek kullanıyorum, kalitesinden hiç ödün vermedi. Merak ederseniz yazımın linki şurada.
Merhaba! Fethiye'den bildiriyorum burası çok sıcak ölüyoruz =) Deniz de olmasa cidden çekilir çile değil bu hava. Ama her şeye rağmen yaz mevsimini çok seviyoruz <3 Tatile gelirken bavulumu minimum eşya ile hazırlamak adına her şeye ayrı krem almaktansa bir tane güneş sonrası nemlendirici ürün tercih ettim. Ki zaten bu sıcaklarda insanın eli vıcık vıcık yağlı kremlere varmıyor, az ve öz ürünler tercih ediliyor.
Bu yüzden bu yazımda sizlere yaklaşık bir haftadır kullandığım ve oldukça memnun kaldığım bu üründen bahsetmek istiyorum. Hem de tatile gidecek olanlara fikir olur belki.
Merhaba! Aylardan sonra ilk defa DeneBunu kutularından biriyle buluştum diyebilirim. İçeriğinin sürpriz olması heyecanı ikiye katlıyor bence =)
Mayıs kutusu ancak Haziran ayında elime ulaştığından biraz geç denedim ve ancak yorumlayabiliyorum. Dilerseniz kısaca bilgi verip içindekilerden bahsedeyim.
Merhaba! Kış başından beri severek kullandığım ve bitmesine az kala artık sizlere de anlatmak istediğim Bioplante'nin bu el kremi bugunkü yazımın konusu.
Herkese merhaba! Bu yazımda sizlere ilk başlarda nefret ettiğim, son dönemde ise favorim olan bu fondötenden bahsedeceğim.
Aslında bu fondöteni kışın baya merak ederek almıştım zira deneyen herkes çok beğeniyordu. Cildim karma ve t bölgem gözenekli olduğundan tam benlik olacağını düşünmüştüm. Ancak kış aylarında beğenmeyince bir kenara attığım bu fondötene havalar tekrar ısındığında bir şans verince aramız düzeldi =)
Herkese merhaba =) Haziran geldi çattı lakin buralarda hava hala yağmurlu, yine de bu beni tatil planları yapmaktan alıkoymuyor tabiki :D
Tatile giderken az ve öz bir bavul hazırlamak için taa şimdiden elemelere başladım. Makyaj çekmecemi kurcalarken de Biota'nın bu mercan renkli tam yaza uygun allığını buldum. Geçen yaz severek kullanmıştım, öyleyse inceleyebilirim diye düşündüm =)
Herkese merhaba! Aylardır kozmetik alışverişi yapmamış olmanın verdiği haklı gururla bu kez sadece ihtiyaç alışverişi yaptığımı söyleyebilirim=)
Yazın gelmesiyle ince yapılı ve ciltte ağırlık yapmayan ürünleri daha çok tercih etmeye başladım. Bir de artık eskisinden çok daha fazla dikkat ettiğim konu ise kozmetiklerin içerikleri. Geçen ay dermatoloğa gittiğimde nikele alerjim olduğu saptandı ve içinde nikel bulunan kozmetikleri kullanmamam gerektiğini öğrendim.
Merhaba! Sizlere bu yazımda Sleek'ten aldığım ilk şey olan, geçen yazdan beri ara ara deneyimlediğim bu makyaj bazından bahsedeceğim.
İndirim döneminde Gratis'ten yaklaşık 15-17 tl arası bir fiyata almıştım. Karma cildin olmazsa olması gözenekler bende de olduğundan ilgimi çekti çünkü üzerinde kusurları ve gözenekleri minimize ettiği yazıyordu.
Merhaba! Nasılsınız? Kışın kasvetli geçen günlerinden sonra artık burnuma çiçek kokuları gelmeye başladığına göre buralara dönebilirim =) Bu yazımda sizlerle yeni bir keşfimi paylaşacağım. Çoğu insanın aksine kahveyle aram iyi değil, nadiren Türk kahvesi içerim ama çayın her çeşidine ilgim büyük.
Yeni çıkan bir bitki çayı olsun, tuhaf aktar karışımları olsun denemeyi pek severim. Bitkilerin gücüne inandığımdan keyifle tüketirim. Geçen ay internette gezinirken Chado'nun sitesini keşfettim.
Merhaba! Bu yazımda sizlere ne zamandır yazmak istediğim, aldığım günden beri sürekli elimin gittiği ve gerçekten daimi parfümlerim arasına girecek kadar sevdiğim Atelier Rebul'un 'Noble Bouquet' sini anlatacağım.
Kendime parfüm seçme konusunda yıllar içinde gerçekten çok uzmanlaştığımı söyleyebilirim. Bir parfümü sevip sevmeyeceğimi sadece içerdiği notaları okuyarak daha koklamadan anlayabilir hale geldim. Bu parfüm de geçen yıl adını çokça duyduğum ve sonunda araştırma gereği duyduğum bir parfümdü. Nihayet barındırdığı notaların bana ne kadar hitap ettiğini görünce soluğu en yakın Atelier Rebul şubesinde aldım. Eskiden her hoşuma giden parfümü alır kullanırdım fakat son 3-4 yıldır elimdekileri bitirip, parfüm koleksiyonumu basit tutmaya karar verdim, -yakın zamanda bununla ilgili başka bir yazı yazacağım- bu bağlamda kesinlikle üretildiği sürece almaya devam edeceğim bir parfüm oldu Noble Bouquet.
Herkese merhaba! Bu yazımda sizlere Yves Rocher'ın erkekler için olan bu tıraş köpüğü ve tıraş sonrası balmından bahsedeceğim.
Yaklaşık 4-5 ay önce erkek arkadaşıma hediye olarak almıştım, çok severek kullandığını, memnun kaldığını söyleyince burada yazmaya karar verdim. Hem erkek takipçilerimin işine yarar hem de eşine, sevgilisine, arkadaşına hediye almak isteyenlere fikir olur diye düşündüm.
Merhaba! Nasılsınız? Bu yazımda sizlere aldığım günden beri elimden düşürmediğim, bütün göz kalemlerim içinde en çok severek kullandığım Bioplante'nin bu kalemini anlatmak istedim.
Aslında markayı çoğu kez duymama rağmen bir türlü deneme fırsatım olmamıştı. Ayışığı Organik alışverişlerimden birinde diğer aldıklarımla birlikte sepete ekleyivermiştim, iyi ki yapmışım =)
Merhaba.. Nasılsınız? Yazmadığım süre boyunca merak edenler olmuştur diye düşünerek moladan sonraki ilk yazımın bir kozmetik ürününe değil de ruhumun derinliklerine ait olmasını istedim. Her ne kadar yeni yılda bloguma dair aldığım kararlar çok farklı olsa da istediklerime yönelik bir başlangıç yapamadım, Ocak ayının başından beri yazmak istediğim halde farklı bir çok sebep yüzünden başına geçemedim buranın..
Olsun, geç olsun güç olmasın diye klasik bir laf edip biraz sohbet etmek, hatta sohbetten çok içsesimle konuşmamı buraya aktarmak istiyorum sebepsizce.